Kayıp Malezya Uçağı Ses Kaydı: Cardiff Üniversitesi Araştırmacılarından MH370 İçin Yeni Umut

Cardiff Üniversitesi araştırmacıları, 8 Mart 2014’te kaybolan Malezya Havayolları Uçuş 370’nin (MH370) enkazını bulma umudunu arttıran yeni bir sinyal keşfetti. 239 kişiyi taşıyan uçak, Kuala Lumpur’dan kalktıktan sonra ortadan kaybolmuş ve çok uluslu arama çalışmalarına rağmen ana gövdesi hiçbir zaman bulunamamıştı. Ancak, Cardiff Üniversitesi’nden bir bilim insanı ekibi, su altı mikrofonlarından aldıkları bir sinyalle arama alanını büyük ölçüde daraltmayı başardı.

Su Altı Mikrofonlarıyla Tespit Edilen Sinyal

Araştırmacılar, MH370’nin tahmini çarpışma süresinde kaydedilen altı saniyelik bir ses sinyali tespit etti. Bu sinyal, uçağın düşmüş olabileceği alanı, orijinal boyutunun çok küçük bir kısmına kadar daraltabilir. Cardiff ekibinin bu buluşu, kayıp uçağın yerinin belirlenmesine önemli bir katkı sağlayabilir.

Yedinci Yay ve Arama Alanı

Daha önceki arama çalışmaları, “yedinci yay” adı verilen bir alana odaklanmıştı. Bu yay, Avustralya sahilinden 1.200 km açıkta, müfettişlerin uçağın çarparak inmiş olabileceğini düşündüğü en uzak noktayı gösteriyordu. Yaylar, sinyallerin uçak ile İngiliz telekomünikasyon firması Inmarsat’tan gelen uydular arasında seyahat etmesi için geçen sürenin ölçülmesiyle oluşturulmuştu. Teorik olarak, uçak bir sinyal alındığında bu yay üzerindeki herhangi bir noktada olabilirdi.

Ancak Cardiff Üniversitesi ekibi, Batı Avustralya’daki Cape Leeuwin hidroakustik istasyonundaki bir mikrofon tarafından alınan altı saniyelik sesi analiz etti. Bu ses, 200 tonluk bir uçağın okyanusa çarpmasıyla tutarlıydı ve bu nedenle arama alanını orijinal yayın çok küçük bir kısmına kadar daraltıyor.

Yeni Haritalar ve Olası Enkaz Yerleri

Cardiff Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, bu yeni sinyali ve diğer verileri kullanarak, olası enkazın yerini gösteren yeni haritalar oluşturdu. Bu haritalar, uçağın muhtemel dinlenme yerini daha doğru bir şekilde belirlemeyi amaçlıyor. Eğer bu veriler doğrulanırsa, MH370’nin enkazı on yıllık bir gizemi çözebilir ve kayıp yolcuların ailelerine kapanma sağlayabilir.

Sonuç ve Beklentiler

Araştırmacılar, bu yeni sinyalin doğrulanması için ek çalışmaların gerektiğini belirtiyor. Ancak bu gelişme, kayıp uçağın yerinin belirlenmesi konusunda umut verici bir adım olarak görülüyor. Cardiff Üniversitesi’nin buluşu, havacılık tarihinin en büyük gizemlerinden birini çözmek için önemli bir adım olabilir. Eğer enkaz bulunursa, sadece kayıp yolcuların ailelerine değil, aynı zamanda havacılık güvenliğine de büyük bir katkı sağlayabilir.